Kaynak: Joy of Satan forumları, Yüksek Rahip Hooded Cobra’nın vaazı. “Ben” dili içeren ifadeler onun ağzındandır.
Tüm Satanik Savaşçılarımıza ve Ailemize esenlikler olsun.
Kardeşlerim, hepimizin görebileceği gibi şu anki durumlar zor olabilir, bu doğru, ama aynı zamanda, dikkatinizi meydana gelen tüm pozitif şeylere de çekin: Düşman son derece kapana kısılmış bir durumda, düşman konusunda enerjiler her zamankinden de sakin bir halde, ve düşmanın birçok foyası çorap söküğü gibi ortaya çıkıyor. Gerçekten de, aksaklıklara, bazı negatif şeylere ve düşmanın tüm planlarına karşın, her şey onların aleyhine ilerliyor. Ve bu daha sadece başlangıç.
Covid hakkında “ritüel yapma” konusunda soru soran herkese bir şey hatırlatmak isterim. Bunu “durdurmak” veya benzeri başka bir şey yapmak için burada değiliz, çünkü bu bir zaman kaybı olacaktır. Şu anda sadece geniş gönüllerimizi, iyi kalplerimizi dinleyerek hareket edemeyiz, özellikle de bu harekete geçerek bize önlemeye çalıştığımız şeylere mal olacaksa. Şu an savaştayız, ve bu bir savaş. Her birimizin, en ön cephede birbirimize ihtiyacı var, ve kolektif emeğimizin tamamı düşmanı alaşağı etmek ve onları acımasızca ruhani olarak ezmek üzerine yoğunlaşmalıdır.
Savaş alanında siviller, köpekler, kediler, savunmasız kadınlar, çocuklar, yaşlılar vardır. Elbette ki onlara değer veriyoruz, zaten bu dünyayı ruhani olarak özgürleştirmek için yaptığımız şeyleri yapma sebebimiz de bu! Ama yoldaşlarınıza, yanınızdaki askerlere mermiler yağıyor, düşmanınız da ifşa edilmiş, korunaksız kalmış bir durumdaysa kalkıp da savaş alanındaki rastgele kişileri kurtarmak için siperden fırlayıp koşturmazsınız. Eğer bu yapılırsa, bunun yaptığı şey sadece enerjileri sulandırmak ve taarruz düzenini bozmak olacaktır, ve eğer kaybedersek sırtımızdan vurulup boşu boşuna ölmüş oluruz. Bu olursa bütün hayatlar kaybedilir; hem savaşçı, hem de sivil, ve düşman da her şeyi ele geçirir, sonra da kişinin korumak istediği herkes ve her şey ebediyen yok olur.
Bunun olmasına izin veremeyiz. İnsanlık, kendisini acımasız ve nefret dolu saldırılardan koruyacak bir ruhani halktan çok uzun süredir mahrum ve savunmasız bir konumdaydı. Bu sebeple, hepimiz her şey sona erene kadar savaşmakla yükümlüyüz.
Şimdi hepimiz ruhani olarak önemli bir Özel Kuvvetler veya SWAT operasyonundaymışçasına disiplinli ve organize olmak zorundayız. Nereye gittiğimizi BİLİYORUZ, bir PLANIMIZ var, tam olarak neden ateş hattına girdiğimizi biliyoruz, ve kurtarabilme imkanımız olan en çok hayatı kurtarabilmek için düşmanın dezenformasyonunu yenerek, amansızca Gerçeği yayarak ve yarattığımız Yeni Satanik Dünya’nın kapılarını aralayan RTR’larımızı durmadan yağdırarak mücadele ediyoruz.
Meditasyon yapan birçoğunuz, havada düşmanın varlığının, enerjisinin “hafiflediğini”, “inceldiğini” fark ettiniz mi? Kişi savaşa ve zor şartlara alışmış olabilir, ama düşmanın zayıfladığı bir gün geçirince farkı hemen görür. Perdenin, düşmanın her tarafa yaydığı pisliğin, düşmanın posa ve artık dolu örtüsünün ötesine kısa bir bakış – düşman yalanlarla inşa ettiği duvarını ve ruhani yahudi matrisini ayakta tutmayı başaramadığı zaman bunu tecrübe ettik.
Bana bu gezegenin bir zamanlar nasıl olduğunu hatırlatan bir şey gözlemledim, yani yığınlarca insanın kendi lanetlenmeleri için dua etmesinden ve bu dünyayı habis enerjilerle doldurmasından önceki zamanlar. Hayal etmesi kolay, ancak gerçekten tecrübe edince tanrısal bir ziyafet tadında enerjetik bir temizlik. Bir kereliğine rahat bir nefes aldım – astral alanlar temizdi, o kadar temizdi ki başka bir yerde olduğuma inandım. Düşmanın enerjetik kirliliğinden, alçak ritüellerinden ve insanlığın üzerine yığdıkları tiksinç pisliklerden uzak bir an.
Bu paniğe ve paniklemiş insanların etrafındaki genel enerjilere rağmendi – düşmanın dünyamızı sıkı sıkıya bağlayıp bizi veba gibi tükettiği enerjilerin olmadığı, her şeyin çok net olduğu bir an; düşmanın yarattığı “matrix”te bir çatlak. Bu çatlağın ardında tecrübe edilebilen şeyse saf bir Satanik ışık; bitmek bilmez posa ve pislik dolu enerjileri etrafta dolaşmadan önce bu dünyanın nasıl olduğuna dair bir görü. Güzellikler dolu bir dünya. Tek kelimeyle canlandırıcıydı.
Kalplerimiz demir olmalı, çünkü düşman yenildiği zaman herkes daha iyi bir durumda olacak, hem de başka herhangi bir şekilde yardım edilebilecekleri veya kurtarılabileceklerinden çok daha iyi. Bu dünyayı düşmanı alaşağı etmeden kurtaramayız, ve hiç kimse düşman ortadan kalkmadan asla kurtulamayacak. Düşman onarım yapabileceğimizden veya herhangi bir şeyi durdurabileceğimizden daha hızlı hasar veriyor, ancak ruhani temellerine saldıracak ve onları tamamen çökertecek gücümüz var. Onları durdurursak, her şeyi geri çevirebiliriz. Netlik ve saflık dolu anlar tekrar üzerimizde olacak.
Düşman bize yüzyıllardır acımasızca saldırdı, bazen en yüksek saldırılarından ötürü ortada kalan birçok insan ziyan oldu. Biz onlar gibi değiliz, biz umursuyoruz. Tahrip edici ve yabancı, uzaylı saldırıları bize çok şeye mal oldu, ve bu saldırıları tamamen pervasız oldu. Öbür yandan biz kazanmak istiyoruz, ama kaliteli bir zafer istiyoruz. Kaliteli ve anlamlı bir zafer kazanmanın yolu, ONLARIN peşinden gitmekten, ONLARI çökertmekten geçiyor.
İşleri yerli yerine koymak ve adaletsizlikleri sona erdirmek için kazanmak istiyoruz. Savaşımız Soyludur. Ancak düşmanın soluklanıp dinlenmesine ve ruhani bir karşı saldırıya geçmek için organize olmasına izin vermek vahim bir adaletsizlikten başka hiçbir şey olmayacaktır. Gerek Tanrılarımıza, gerek kendimize, gerekse de yardım etmek istediğimiz insanlara – kısaca herkese ve her şeye.
Her zamankinden de çok şimdi, işlere el atmamız ve RTR’ımızla ruhani olarak ölümcül saldırılar yapmamız gerekiyor. Aynı zamanda, yapmış olduğumuz Irksal Uyanış Ritüelleri. İnsanlar, çatlaklar arasından sızan ışığı görmeye başlıyor. Artık değişimler başlıyor ve bundan geri dönüş yoktur. Tanrılar bizimle, ve kendimizin ve sevdiklerimizin arkasında durdukça umut, güç ve harika bir talih de bizim yanımızda olacak.
Aynı zamanda kendimizden olanları korumak için Koruma Ritüelleri yaptığımızı hatırlayın. O yüzden kişisel koruma ve Tanrılara güvenme yolundan yürümeye devam etmemiz önemlidir. Onlara dua edin, veya daha doğru bir tabir kullanmak gerekirse, Onlarla telepatik olarak iletişime geçin ve bunu bilmelerini sağlayın: Onlar için burada olacaksınız, ve Onlar da bizim için burada, “bizden olanları görünmez vasıtalarla yönlendiriyorlar”. Bize verilen amaçları da, bize verilen emirleri ifa etmek için yönlendireceğiz. Tanrılar Kendi üzerlerine düşenleri yapıyor, biz de öyle.
Son olarak, gelişmelere dikkat edin ama bunların canınızı sıkmasına izin vermeyin: Düşmanlarımız asla geri dönemeyecekleri ölümcül hatalar yapıyor, ve kendilerini o kadar bariz bir şekilde açık edecekler ki, tüm dünyanın ağzı açık kalacak. Dünyayı, insanları ve Ulusların zenginliğini sömürme ve bunlara karşı suç işleme zamanları bu kadar. Düşman nakavt olmaya doğru ilerliyor. Bu konuda söylenebilecek tek şey bu.
Tanrıların Gözleri Ulusların üzerinde, ve gözlerinden ateş fışkırarak “Liderlik” koltuklarında oturanlara, düşmanlara ve “tarafsız”lara bakıyorlar.
Sabırları tükenecek. Otorite sahipleri, çok geç olmadan uyumlu olmak zorunda.
Evet, zorunlu ve zorlayıcı vergileri, zorunlu banka ödemelerini durdurmaları gerekiyor. Bir felaketin tam ortasında bile durmayıp, insanlara finansal olarak tecavüz etmeyi, daha da zor duruma sokmayı ve onlara saldırmayı bırakmalılar. İnsanları boğup yaşamlarını ve geleceklerini söküp almayı bırakmaları gerekiyor. Bunu yapmazlarsa, Tanrıların cezası üzerlerine şu ana kadar işledikleri suçlar yüzünden atanan yargıdan da ağır düşecek.
Tanrıların Gözleri bu dünyanın tepesinde ateşler saçarak duruyor, ARTIK YETTİ!
Güçlü olun ve güvende kalın sevgili Kardeşlerimiz, Şeytan ve Tanrılar herkesi kutsasın.