Satanik ailemize esenlikler,
Evet, düşman bizi bir gün olsun şaşırtmıyor ki yaptıkları kötülüklere daha da kötülerini eklemesinler. 4 Eylül Cuma günü yaşananlar malumunuz ve ruhunun Tartaros’ta adalet karşısına çıkması gereken Semih Çelik’in gerçekleştirdiği iki cinayet, bizlere düşmanın, korktuğu zaman masumlara ne kadar korkunç derecede zarar verebileceğini bir kez daha kanıtladı.
İsrail’in tekrar büyük ağlak mağduru oynaması ve kamuoyunun Cem Garipoğlu üzerine yönelmesi sonucu Yahudiler aklını kaçırmış olacak ki, Türkiye tarihinde belki de benzeri görülmemiş bir vahşet meydana geldi. Bunun sonucunda ne oldu? Yitip giden iki genç kız, acılı aileler ve şimdi herkes asıl suçlunun kim olduğu konusunda kafası karışmış şekilde korku içerisinde yaşıyor. Düşman, her zaman olduğu gibi masum Centillerin korkusundan, üzüntüsünden ve acı çekmesinden beslenmeye devam ediyor.
Psikolojisi dengesiz, intihar eğilimi olan, uyuşturucu bağımlısı ve kafayı yediği resmen belli olan bir yaratığın, ülkemizde serbest bir şekilde gezebilmesi ve böyle bir trajediye sebep olması; açıkçası, insanı düşüncelere sevk ediyor. Herkes üç maymunu oynuyor ve Yahudiler, kullanabilecekleri her durumu kullanarak insanlığa zarar vermeye devam ediyor.
Şu an sosyal medya üzerinde tüm bunların Satanizm’le veya Şeytan ile ilgili olduğu, bunun bir Satanist ayini olarak gerçekleştirildiği ve buna benzer daha pek çok yalan dönüyor. Her türlü mantık kuralını aşarak Satanizm hedef gösteriliyor.
Satanizm adı altında gerçekleştirilen birtakım saçmalıklar ya da İslam ve Hristiyanlık gibi ana akım inançlardaki Şeytan tasviri, Satanizm’in gerçek doğasını yansıtmamaktadır. Bu yanlış algılar, medya kuruluşları tarafından yalnızca dikkat çekmek ve etkileşim kazanmak amacıyla halkın öfkesi haksız yere Satanizm’e yönlendirmek için kullanılmaktadır.
Sahte Satanizm: Spiritüel Satanizm’in Düşmanı
Öyle ki sosyal medyadaki haber sayfalarında, çektiği eski bir videosu paylaşılan katil, cinayete kurban gitmiş kızcağızı öldürmek istediğini, fakat cinayeti işlemek istediği sırada evinden çıkmadığı için yapamadığını söylüyor ve burada “Tanrı seni korudu. Şükürler olsun.” gibi ifadeler kullanıyor. Buradan bile anlaşılabileceği üzere, bu psikopat zaten bizim politeist inançlarımızla hiçbir şekilde örtüşmüyor.
Dahası, Çakra ve Kule ilişkilendirmesinden ötürü saçma bir şekilde yine bir ritüel kurbanından bahsediliyor ve akıl alır gibi değil fakat Türkiye gibi bir ülkede, sanki Bohemian Groove ya da İllüminati gücünde bir oluşum kurmuşuz da, insanlara talimat veriyormuşuz gibi lanse ediliyor. Çeşitli ülkelerde üye toplayıp, ellerimizi ovuşturarak cinayet işletebilme düşüncesinin mide bulandırıcılığı bir yana, 20 yılı aşkın süredir hiç yakalanmadan böyle bir şeyin yapılması sadece korku filmlerinde gözükebilecek derecedeki absürtlükte bir senaryodur. 1900’lerin seri katillerinin cirit attığı bir dünyada yaşamıyoruz, özellikle de kolluk kuvvetlerinin katili bir an önce yakalama kapasitesinde olduğu Türkiye hiç böyle bir yer değil.
Eğer gerçekten kurban ritüeli gerçekleştirilen bir din aranıyorsa, her yıl ayan beyan keçileri ve tavukları, günahlarını bu canlılara ve temsil ettikleri Tanrılara transfer edebileceği düşüncesiyle hareket eden ve canlıları kurban eden Yahudilik dinine bakılabilir.
Ayrıca bu psikopatın kendisini kaleden attığı videoda, -tabii ki şu anda yayın yasağı bulunmaktadır fakat muhtemelen pek çok insan birkaç gün önce bunları görmüştür-, kendisine halat bağladığı ve kalenin surlarından atlarken boynunu kırıp daha acısız bir şekilde, korkakça ve namertçe intihar etme niyetinde olduğu görülebilir. Kale gibi yüksek bir yerden atlamasının nedeni budur. Bu aciz ve zavallı yaratık, sadece kendisi için yine acizce bir ölüm aramaktadır. Tanrıların laneti üzerine olsun ve ruhu Tartaros’ta işkenceye tabi tutulsun.
Bütün bunlar bu kadar belliyken, “Lucifer’in Mührü” diye sadece dikkat çekme amaçlı paylaşım yapan haber sayfalarından ötürü, bu sapıkla hiçbir bağımızın bulunmamasına rağmen bir şekilde biz bu alçakça saldırıların talimatını veriyormuşuz, bizden etkileniyormuş gibi gösterilmektedir. Bizim inancımızda bırakın insan kurban etmek gibi tamamen yozlaşmışlık ötesi ve Tanrıların gazabını çekecek bir şeyi, hayvanları kurban etmek bile Tanrıların gözünde onlara karşı hakaret niteliğindedir.
Öyle ki, forum açıklamamızda bile bu durumu açıkça belirtmekteyiz:
“Kanlı kurbanlar vermez veya yasadışı eylemlerde bulunmayız. Tüm bunlar Spiritüel Satanizm’i karalamak içindir. Yasalara saygılıyız veya yasadışı herhangi bir şeyi destekleyenler yasaklanacaktır.”
Bu yazı, yaşananlar hakkındaki duruşumuzu temsil etmektedir.