Bu bir Zeus’un Tapınağı Orijinal İçeriğidir.
Aletheia, “yalan değil” ya da “unutkanlık değil” demektir. Fakat bir dil, neden “gerçek” sözcüğünü “yalan değil” şeklinde verir?
Aslında bu sözcüğü bölersek, karşımıza A-LETHE-IA çıkar.
Lethe sözcüğünü incelersek, bu “unutkanlık” demektir. Leydi Lilith’in ritüelinde kendisinden bu yanlışa düşmemek için yardım isteriz.
Aslında bu sözcük de, “iki” parçaya bölünebilecektir: Le ve The. Her ne kadar, “Le” sözcüğü Antik Yunanca’da bir anlama karşılık gelmese de, “The” sözcüğü, Tanrı’nın (Theos’un) yalın isim hâli eki olmadan kökünü verir ki bu da “The”dir.
Le sözcüğünü, eğer inceleyeceksek, başka bir yakın dil olan Arapça’dan yapmalıyız. Zira bu “Yok” anlamına karşılık gelir. Arapça’da, “Al” öneki tıpkı İngilizce “The” gibi kelimelerin önüne gelip nasıl onların varlığını onaylıyorsa, “La” da tam tersini yapmaktadır.
Ebced hesaplamasını yaparsak “Al”, alfabedeki yerlerine göre Lam ve Elif üzerinden “13” yapacaktır. Fakat başka bir hesaplama yöntemine göreyse, Lam “30” yapar ve Elif de tekrardan “1” olarak “31” karşılığını verir. Yani 13 onaylamakken, 31 reddediş olur.
Bunu şöyle düşünebilirsiniz: 1, 12’ye kadar ilerleyip 3’e (13) kavuşmuşken, yani mükemmelliğe ve Satanas’ın sayısına erişmişken, 30’da ise sferler 3 kez dolaşıldıktan sonra, tekrardan 1’e dönülür. Yani mükemmellik terse döner ya da dönüşüm için bu gerçekleştirilir, çünkü yıkmaktan sonra yeni başlangıçlar gelir.
13 sayısına daha da inersek, Arapça “Echad” yani “birlik” de 13 etmektedir. Bu da yine yeniden doğuş, Bhakti Yoga ile ilişkilidir zira Yunanca’da da, 5. sferin içinde Eros yani “sevgi” ve “5 element” yer alır. Bu da Bhakti Yoga’ya bizi götürür. 12 ev tamamlandıktan sonra, Modern Yunan Alfabesi’ne göre 13. harf olan “Nu”ye varırız. Nu ise “Numos” sözcüğünün ilk iki harfini oluşturur ve bu da “İsim” demektir. Yani tekrardan isimleniriz, baştan inşa oluruz.
Burada bir parantez açmak gerekirse, Nu harfinin Arkaik Dönemde “14”. sırada yer aldığını belirtmem gerekir. Bu da yine “içine işlemek” ile ilgilidir. Yani bir nevi, sizi oluşturan parçalardır.
Aynı zamanda 5. sfer, Tanrı’nın sevgi yoluyla zuhur ettiği ve iradeyle de numerolojik olarak yakın ilişki kuran bir sayı iken, Lambda/Lamed’in 11. veya 12. harf olarak, Dekas’ın [10 sferin] dışında yer alması da yine makuldür. Zira bunu “Le” harfiyle başlayan başka bir sözcük olan “Leisteis” sözcüğünde de görebiliriz. “Devrimci” ve “isyancı” gibi anlamlara gelir.
Lambda harfi üzerine bu kadar olumsuz bağlam sıralamışken, bu harfin kötü olduğunu düşünebilirsiniz fakat aslen durum böyle de değildir. Yine Logos gibi oldukça ilahi ve iyi anlamlara da sahip olabilir, lakin ben sadece “le” birleşimi üzerinden örnek veriyorum.
Lamed harfi üzerinden biraz daha örneklersek, bu ayrıca öküzü dürtmeye yarayan kırbaç demektir. Yani bir “karşıt” anlamı olduğu da aşikardır fakat bu yine Kova burcuna benzemektedir. Öküz ise Aleph’tir ve Kova burcuyla, kişi yine “gelişim” yaşar. 11/Kova yine Satürnyen bir sayıdır ve burçtur. Lord Apollon’un mistik yönü Mithras da, “boğa”yı keserek insanın içindeki aşağılık istek ve ihtirasları öldürür ve ilerlemesini sağlar.
Lethe sözcüğüne geri dönersek, burada karşı çıkılan “tanrılardır”. Kişi, zihnini onlara ve dişil, spiritüel etkilerine kapatır. Bu yüzden “unutkanlık” demektir çünkü Tanrıların enerji ve kavramlarının içimizde yer alması gerekir.
Aletheia [Gerçek] ise, başına “A” yerleştirerek bu durumu tersine çevirir. Bu sefer Tanrıların etkileri olumlanır. “A” başlatıcı harf olarak, ilk durumla da ilişkilidir. Hatta, buna ilişkin, “Anti” sözcüğünü örnek verebiliriz. “Anti” hem “benzer”, hem de “karşıt” demektir. Zira Monas içinde, hem benzerlik, hem de bir sonraki sfer olan karşıtlığın, çiftliğin doğası vardır. Bu, tıpkı doğan bir çocuğun, ilk gördüğü şeyin ve ilk yaşamda kalma sınavının annesinin göğüsleri olmasına benzetilebilir. B harfi de zaten göğüsleri andırmaktadır.
A yaşamsa, B de “ekonomia”, yani habitattır. Tıpkı Koç ve Boğa burcunda gözükebileceği gibi.
Ayrıca konuya tekrardan geri dönersek, “Aletheia”nın ek alarak kavramsal olarak “Gerçek” anlamı kazandığı sözcük “Alethes” iken ve bu da bir şeyler hakkında “doğru, gerçek” anlamını taşırken, kavramsallaştırmak için “ia” ekinin gelmesi de manidardır. Zira, böylece “theia” sözcüğü içine yerleştirilir, bu da “theios” sözcüğünün yani “ilahi” olanın “dişil” formudur.
Böylece yukarıda bahsettiğim “tanrıların dişil [ruhani] etkileri” konusuna değinilmiş olur.
Son olarak, bu konuya ilişkin Lilith Annemizden yardım isteyip almamız, böylece bu amacın önemini de ifşa etmiş olacaktır, zira zihin, başta Tanrıların spiritüel (dişil) etkilerine kapalıdır. Dişiliğin en yüce formundan bu konuda yardım isteyerek gelişir ve zihnimizi açarız. Onu, “Unutkanlık”tan kurtarırız.
Böylece, Onun Ritüelinde, Lilith Annemizden yardım isteyerek zihinlerimizi, onun temsil ettiği enerjilere açarız. “Unutkanlık”tan kurtulan zihin, Hakikate kavuşmuş olur.
KAYRE LİLİTH!
